Canan Karatay, ”Sağlıklı, yağlı, kristal kaya tuzlu peynir, zeytin yemezseniz; suya koyup onları koyup tuzunu çıkartıyorum’ derseniz kısır kalırsınız. Bir de üstüne çamaşır suları, bulaşık suları, yüzey temizleyiciler… Yok böyle bir şey, hepsinin içinde zehir var. Evler temiz olmayacak, kirli yaşayacağız temiz yiyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Zeytinin içerdiği sağlıklı yağ asitleri, kardiyovasküler sağlık için oldukça faydalıdır. Tekli doymamış yağ asitleri kalp damar sağlığını desteklerken, antioksidan bileşenler damar sertliğini önleyebilir ve inflamasyonu azaltabilir. Ayrıca zeytin kan basıncını düşürmeye yardımcı olabilir, bu da hipertansiyonu olan kişiler için önemli bir faydadır.
Zeytin, hücre hasarını önleyebilecek ve yaşlanma sürecini yavaşlatabilecek güçlü antioksidanlar içerir. Oleuropein ve hidroksitirosol gibi bileşikler, serbest radikallerle mücadele ederek oksidatif stresi azaltabilir ve bunun sonucunda da birçok kronik hastalığın önlenmesine katkı sağlayabilir.
Karatay’a göre zeytin, kan şekerini düzenleyici etkisiyle öne çıkar. Yüksek yağ içeriği ve düşük karbonhidrat değeri ile kan şekerinde ani yükselişlere neden olmaz ve tip 2 diyabet riskini azaltmaya yardımcı olabilir. Ayrıca zeytin, insülin hassasiyetini artırarak vücudun kan şekeri düzeylerini kontrol etme yeteneğini iyileştirebilir.
Zeytinin içerdiği bileşenler, DNA hasarını önleyerek ve hücrelerin anormal büyümesini engelleyerek kanserle mücadelede önemli bir rol oynayabilir. Araştırmalar, Akdeniz diyeti zengin bir zeytin tüketiminin özellikle meme ve kolon kanseri riskini azaltabileceğini göstermektedir.
Zeytinin kemik sağlığı üzerinde olumlu etkileri olabileceği düşünülmektedir. Yaşlılıkta sık rastlanan osteoporoz riskinin azaltılmasında zeytin ve zeytinyağının faydalı olabileceği, kalsiyum emilimini artırarak ve kemiklerin mineralleşmesine katkıda bulunarak kemik yoğunluğunun korunmasına yardımcı olabileceği öne sürülmektedir.